Ruhların Çarpışması-Görev

Game Master Mesaj Sayısı : 49 Kayıt tarihi : 14/02/09

Göreve katılanlar
Sae Repin
Hava çok soğuktu.Ruhanos karanlık ve sessizdi.Sessizliği ruhların kahkahaları böldü.Ve ruhlar birden ortaya çıktı.Hepsi silah kuşanmıştı.Ve Necromancer sonunda uzakta belirdi.

Konu: Geri: Ruhların Çarpışması-Görev Cuma Şub. 27, 2009 5:53 pm

Sae Repin, düzgün ve dalgalı saçlarının arasından elini geçirdi ve uzakta beliren hayaletimsi görünümlü askerlere baktı.
Kendi askerlerinin korktuğunu biliyordu ama bu görevi başarmalıydı. Eğer başaramazsa ya ölürdü, ya da tüm onurunu yitirip sürgün edilirdi. Belki de daha fazla asker almalıydı. Ama artık çok geçti.
Sae, ruhları korkutmak istermişçesine kırmızı kristalli asasını havaya kaldırdı. Bu ruhları şaşırtmış, kendi adamlarına cesaret vermişti.
Sae diğer elini kaldırdı ve ordunun durmasını işaret etti. Ardından ordunun askerlerinin ilk sırasında ileri geri yürümeye başladı. Bir yandan konuşuyordu:

''Sevgili zalim kuzenlerim. Cesur kuzenlerim! Bugün burada, krallığımızın temelini sarsan isyankar ruhların hayatına son vermek için bulunuyoruz. Bu ruhlar öldürücü ve tehlikeliler.''

Ordunun içindeki askerlerden birinden bir ses geldi. Bu sese onaylama mırıltıları da eşlik etti:

''Sayın komutan, bir ruh nasıl öldürülür?''

Sae şaşırmıştı ama hemen açıkladı:

''Bu ruhlar yer altındaki evlerinden kaçtığı için yarı fiziksel bir forma bürünmüşlerdir asker. Onlara büyü ve çelik şu anda işleyebilir. Size avantaj sağlamak için önce onları yakacağım ama sonra iş size kalıyor. Ruhlara ilüzyon yapılamaz bunu da bilin. Onları korkutamam ama cesurluğumuz ile en azından orduyu ikiye bölsek bile bu bize yete askerler.''

''Planımız şu. Onların ruhlar ordusunu ortadan ikiye bölmek. Böylece savunma güçleri düşecektir ve ruhlar birbirinden ayrılır ayrılmaz güçleri yarıya düşer. Bir yerde ne kadar ruh varsa o kadar güçlenirler. Bu sayıyı azaltmak onları güçsüzleştirir. Ve işte o zaman tam bir saldırı yapacağız. Önceliğimiz, onları ayırmaktır.''

''Tüm komutanlar yanıma gelsin. Size ne yapacağınızı söylemek istiyorum.''

Ordunun içinden yaklaşık 5 asker Sae'ye doğru yaklaştı.

''Cesur olun komutanlar. Bu savaşı alacağız ama sadece sizin komutanlık yapma becerilerinizle. Askerler ne kadar isteselerde sizsiz birer hiçler. Onlara iyi bakın ve ne kadar az kayıp verebilirseniz iyidir. Ben hızla büyü yaparak onları ikiye böleceğim. Siz hemen arkamda olun.''

Sae uzaklaşan komutanları izledi.

''ASKERLERİM! KOMUTANLARINIZI DİNLEYİN! VE CESUR OLUN! BUNLAR SADECE KEMİK! İLERİİ! ''

Sae atının üzerine atladığı gibi dörtnala sürmeye başladı. Karşı taraftaki ruhların arasına girmeden hemen önce asasını ileri doğrulttu ve ateş büyüsü yaptı.
Asasının ucundan ateşler çıkıyor, önüne gelen her ruhu yakıp kavuruyordu. Atın ayakları altında çatırdıyordu kemikler. Sae artık orduyu tamamen ikiye bölmüştü.

Ve askerler aynen Sae'nin dediğini yaptı...

İlk atak Dark Elf ordusundan ağır bir darbe şeklinde gelmişti. 204 asker ikiye ayrılan ordunun bir daha birleşmemesi için ortada mevzilenmiş ve saldırmışlardı. Şimdi ise savunma durumundalardı.

Sae son durumu inceledi ve tekrar saldırmaya hazırlandı...

Game Master Mesaj Sayısı : 49 Kayıt tarihi : 14/02/09

Ruhların gözü korkmamıştı.Kılıçlarını çektiler.Ve Dark Elflere saldırdılar.Necromancer büyüsüyle onları karmaşaya sokmuştu.Ataklarında ise yaklaşık 33 ruh yokolmuştu.Ardından ruhlar aynı anda akın ettiler ve askerlere saldırdılar.Bu akıbette Necromancer'ın ordusunan 13 kişi ölürken rakip ruhlar 8 kayıp vermişti.Toplam 300 ruh şimdiden bir karmaşaya girmişti.

[259 Ruh kaldı.]

Konu: Geri: Ruhların Çarpışması-Görev Cuma Şub. 27, 2009 6:11 pm

Sae soğukkanlılığını kaybetmemeye çalıştı. Atının hazır olduğundan emin oldu ve askerlerine baktı. Saflara dönmek zorundaydı. İki yandan saldıran 300 ruha karşı ayanamayabilirlerdi.
Atının böğrüne vurdu topuklarıyla. At son hız ordunun içine girdi ve ruhları ezerek geçmeye başladı.

''ALIN BAKALIM KEMİK TORBALARI! ''

Sae'nin asasının ucundan ateşler fışkırmaya başladı. Sae öldürebildiği kadar ruhu öldürdü ve ordusunun saflarına ulaştı.

''HAYDİ DAYANIN DROWLAR! KRALİÇE LOTH'UN GÜCÜ ADINA!''

Sae tanrıçası LOTH'un adını haykırarak etrafa ateş topları fırlatmaya başlamıştı. Askerlerinin yorulmaya başladığını farketti. O sırada ordunun arasından üzeri kanla kaplanmış bir komutan çıkageldi ve şöyle dedi:

'' Komutan Sae, adamlar yoruldu. Bize zaman kazandırabilir misiniz?''

Sae onaylar biçimde başını salladı ve askerlere zaman kazandırmak için atını hazırladı. Ordusunun mevzilendiği alanın çevresinde bir tur atarak ruhları bir süreliğine geriletecekti.

''Komutan, okçuları hazırlayın hemen. Ben önünden geçtiğim her okçu bölüğünün anında oklarını bırakması gerek.''

Komutan hemen emri vermeye başladı. Okçular hazırlanmıştı.

Sae atını dörtnala sürmeye başladı. Her önünden geçtiği okçu bölüğü oklarını bırakıyordu. Rüzgar gibi gidiyordu. Sae arada bir asasını savuruyor ve bir ruhu haklıyordu.

-------------------------------------------------

Ruhların bölgesinde bir domino oyunu oynanıyordu sanki. Bir atlı atını koştururken diğerleri oklarını bırakıyor, bu da sanki bir domino dizisinin düşmesine benziyormuş gibi bir görüntü oluşturuyordu. Bir an için herkes kendini huzurlu hissetti. Ama savaş hemen sonra tüm kanlı dehşetiyle geri döndü.

---------------------------------------------------

Sae bağırdı:

'' SAVUNMAYA DEVAM EDİN !!! ARKADAKİ OKÇULAR !!! ATEŞE DEVAAM !!! ''

Game Master Mesaj Sayısı : 49 Kayıt tarihi : 14/02/09

Oklar çok büyük bir darbe vurdu.49 ruh daha öldü.Ama olan bundan sonra oldu.Ruhlar oklarını çıkardı.Ve komutanları gibi duran bir ruh bağırdı

-3 deyince okları atın!1-2-3!

Yaklaşık 30 kişi ok saldırısı yaparken diğerleri kılıcını çekip Dark Elflere saldırdı.Çatışmada çok kişi öldü.25 Dark Elf ölürken,16 ruhta yokoldu.

[194 Ruh kaldı.]

Konu: Geri: Ruhların Çarpışması-Görev Cuma Şub. 27, 2009 6:24 pm

Sae'nin canına tak etmişti artık. Atından aşağıya atlayan Sae hiçbir taktiğe başvurmadan bir tane daha yakma büyüsü attı.(alan)

Yanan ruhların çığlıkları arasında ruh komutanına doğru ilerledi. Diğer ruhların arasında çok belli oluyordu. Asanın ucunda bir ateş topu belirdi ve doğruca komutana doğru gitti.
Ruhların çığılkları arasında kendini kaybolmuş hissetti Sae. Necromancer bıçağını çıkardı ve enerji toplamak için önüne gelen her ruha sapladı.

Game Master Mesaj Sayısı : 49 Kayıt tarihi : 14/02/09

Ruhlardan 35 kişi ölmüştü.Bu etkili saldırıyla.Ama ruhların komutanı kendini Sae'nin atağından kaçırdı ve daha sonrada kılıcını çekti.
"Seni zavallı dişi,seni öldürmeye zerre acımayacağıma emin ol!"dedi ve üstüne yürüdü.
12 Dark Elf can vermişti.

[159 Ruh kaldı.]

Konu: Geri: Ruhların Çarpışması-Görev Cuma Şub. 27, 2009 9:12 pm

Sae gülümsedi. Pis ruh, kendisinden daha güçlü olduğunu zannediyordu. İşte bu bir yanılsamaydı. Bu, ruhun hata yaptığını gösterirdi.

'' Bana bir ruh efendisi demen daha iyi olurdu. Ben bir necromancer'ım. Ruhlar üzerindeki kontrolüm inanılmaz ama bunu senin üzerinde kullanmayacağım. Eşit bir savaş olsun.''

Sae asasını ileri doğrulttu. Ardından aklına ilk gelen şeyi uyguladı.
Asadan çıkan dondurucu soğuk hava dalgası doğruca yere doğru ilerledi ve yeri dondurdu. Bu sırada bazı ruhlar da donmuştu. Yerin donmasının ruh komutanını yere düşürmesini umut etti Sae.
Diğer askerler şaşkına dönmüştü. O sırada Sae tekrar emirler yağdırmaya başladı:

''Askerler, hemen okları hazırlayın ve ok atışına devam edin. Öldürelim hepsini ! ''

Sae yerde yuvarlanan komutana baktı. Donmuş yerin onun düşmesine sebep olması muhteşemdi. Sae kahkaha attı ve komutanın yerde debelenen fiziksel vücuduna doğru ilerledi. Çok çaresizdi.

''Seni zavallı...''

Necromancer bıçağı ıslık çalarak indi ruhun göğsüne. Enerji bıçaktan Sae'ye aktı. Enerji muazzamdı. Sae yeniden güçlenmişti.

Game Master Mesaj Sayısı : 49 Kayıt tarihi : 14/02/09

Toplam 30 ruh ölürken.Necromancer 20 kişi kaybetmişti.Ve baş ruhu yoketmişti Sae Repin.Ama suratı birden asılıvermişti.Suratının asılma sebebi ne yerde yatan iğrenç ölülerdi,nede ortamın karanlığıydı.Suratının asıl asılma sebebi,üzülerek söylemeliyim ki gökten inen üç kafalı zümrüt ejderdi.Yani normal adıyla Gablood
[129 ruh kaldı.]

Konu: Geri: Ruhların Çarpışması-Görev Cuma Şub. 27, 2009 10:08 pm

Sae yaklaşan ejdere baktı. Sonlarının geldiğini düşünürken zihninde bir varlığın dolaştığını hissetti ve ona odaklandı.
Bu bir ejderdi ! Sae'ye yardım etmeye hazırdı ve onun emrini bekliyordu. Sae onun zihnine Gablood'un görüntüsünü yolladı ve yardım istedi. Ejderha ona ovaların ve bayırların görüntüsünü yollamıştı. Bu, geldiğine işaretti.
Sae umutlandı ve hemen askerlerine emirler yağdırmaya başladı.

''Derhal dağılın! Safları dağıtın! Ejder sizi bulmak için ruhları da öldürmek zorunda kalsın! Ruhların arasına en az ikişerli gruplar halinde dalon ve hepsini öldürün! Ruhlar şaşırdı! Bundan yararlanın ! Ben ruhların ve ejderin dikkatini üzerime çekeceğim! Başka bir ejder geliyor bununla karşılaşmaya! Haydii!! ''

Sae adamlarının dağılması sonucunda ejderin hedefini şaşıracağını biliyordu. En basit hedefi seçecekti. Ya ona saldıranı, ya da öylece duranı. Sae asasını yukarı kaldırdı ve dev gibi ejderin ayağının altına bir ateş topu yolladı.
Ejder Sae'yi farketmişti. Sae'yi izlemeye başladı.
Sae koşarak atına atladı ve dörtnala sürmeye başladı. Ejder onun arkasındaydı. Ejderin ağzını açtığını farketti ve hemen atını yana döndürdü.
Ejder ağzından alev kustu ve bir kaç Dark Elf dahil bir çok ruhu öldürdü.
Sae dikkatini çekmek için bir ateş topu daha gönderdi.

-----------------------------------------------------------

Ejderha Ragandor, geniş kanatlarını çırparak geniş ovaların ve çayırların üzerinden süzüldü. Ejder, necromancer'a yardım etmeye gidiyordu. Gablood'lardan nefret ederdi. Onun canına okuyacaktı.
Kükremesi yankılandı Ruhanos'a kadar. Bu, ejderin geldiğine işaretti.

---------------------------------------------------------

Sae ejderin kükremesini duydu ve bağırmaya başladı...

''Saflar geri toplansın! Hemen! Ejderimiz geldi! Kurtulacağız! Savaşa devam! ''

Sae safların toparlanmasını izledi. Ve tam bu sırada ejder gözüktü. Hiç duraklamadan ağzını açmış olan Gablood'a uçtu ve pençeleriyle saldırdı. Onu paramparça ediyordu.

Sae önüne gelen tüm ruhları öldürüyordu. Önce sağındakilere dondurma, sonra solundakilere yakma büyüsü uyguladı. Ardından önündekilere hançerle saldırmaya devam etti. Bir yandan ejderlerin savaşını göz ucuyla izliyordu.

Konu: Geri: Ruhların Çarpışması-Görev Cuma Şub. 27, 2009 10:35 pm

Gablood onu kendi alanına yani dahada havaya çekti içinden gelen tüm ateşi püskürdü ama çevikliğiyle darbeden kurtulan ejder nefretle kükredi ve ikisinin arasında büyük bir çatışma başladı.Kuyruklarıyla birbirlerine darbe vuran iki ejderhada gittikçe sinirlenirken yerdeki tüm ruhlar tek tek öldü.Ama Sae'ninde 17 askeri dışında Dark Elf'i kalmamıştı.Artık her şey Ragandor'a bağlıydı.Bu durumda kullanılabilecek tek söz:ya herru ya merru

[1 Gablood kaldı.]

Konu: Geri: Ruhların Çarpışması-Görev Cuma Şub. 27, 2009 10:58 pm

Ragandor kükredi ve Gablood'a baktı. Düşmanıyla yüzyüzeydi. Sıcak nefesini genzinde topladı ve bir anda Galoob'un üstüne yükseldi. Gablood neye uğradığını anlayamadan kanatlarına demir pençeler yapışmıştı.
Ragandor sıcak nefesi bıraktı ve nefes ateş olarak çıkmıştı. Gablood'un sırtı kavrulmuştu şimdi. Demir pençeler kanatları bıraktı ama bu sefer kafayı tuttu. Gablood bir şey yapamadan boynu kırılmıştı. Ragandar kükredi ve cesedi biraz uzaklara uçup attı. Ardından yardım ettiği kadına baktı. İşte oradaydı. Artık iyi dost olacaklardı belki de.

Konu: Geri: Ruhların Çarpışması-Görev Cuma Şub. 27, 2009 11:00 pm

Ragandor Sae'ye yönelirken Gablood tüm gücüyle alevini yolladı ve Ragandor'da büyük yara açtı.

GÖREV TAMAMLANDI.

» Ruhların Çarpışması
» Görev:::Kapıların Önü
» Çukurdiyar Akını-GÖREV
» Kuytuvadi Kuşatması-Görev
» Gücün Kaynağı [Görev]